Kudüs-ü Şerif dün peygamberlere yapılan zulümlere şahit olduğu gibi bugün de masum insanları hedef alan emsalsiz bir soykırıma sahne oluyor. İslam aleminin içinde bulunduğu duyarsızlık ve lakaytlık, vahşice icra edilen bu zulmü maalesef teşci etmekte.

Dünya barışı için en büyük tehdit olan ABD, İsrail ve destekçilerinin insanlığın vicdanını sızlatan zulüm ve katliamlarını lanetliyoruz.

Bununla birlikte “Şüphesiz ki, bir kavim kendi durumunu değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez.” (Ra’d 13/11) sırrınca İslam aleminde inayet-i İlahiyeyi celbedecek manevi bir uyanışın, Kudüs’ün kurtuluşunun yegane çaresi olduğunu düşünüyoruz.

“Alem-i İslam’a indirilen darbeleri ilk evvel kalbimde hissediyorum” diyen Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri mü’min için zalime karşı izzetli duruşu şöyle tarif etmektedir:

Hem madem bir zalim ve vicdansız bir adam, birisini yere atıp ayağıyla onun başını kat’î ezecek bir surette davransa, o yerdeki adam eğer o vahşi zalimin ayağını öpse; o zillet vasıtasıyla kalbi başından evvel ezilir, ruhu cesedinden evvel ölür. Hem başı gider hem izzet ve haysiyeti mahvolur.

Hem o canavar vicdansız zalime karşı zaaf göstermekle, kendisini ezdirmeye teşci eder. Eğer ayağı altındaki mazlum adam, o zalimin yüzüne tükürse; kalbini ve ruhunu kurtarır, cesedi bir şehid-i mazlum olur. Evet tükürün zalimlerin hayasız yüzlerine!..

Diz çökerek ölmektense ayakta ölmeyi tercih eden, mukaddes toprakların ve Müslümanların şeref ve haysiyeti için mücahede eden Filistinli kardeşlerimizi tebrik ediyoruz.

Mukaddesatımız için şehid olanlara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyor, Kur’an ayı hürmetine zulüm altındaki Kudüs ve benzeri İslam beldeleri için rahmet-i İlahiyeden fereç ve sürur ümit ediyoruz.

Şekercihan Derneği

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen isminizi buraya girin